DİDEM RAHVANCI: Ruhum, heybetli sevgilimle yayınımıza devam ediyoruz, inÅŸaAllah. HoÅŸ geldin aÅŸkım.<br /><br /> ADNAN OKTAR: Dünyanın en tatlı Åžeyhi, güzeller güzeli, dünyanın Sultanı, biricik Sultanımız (insan olarak halen gördüklerimiz içinde) muhterem Åžeyh Nazım Kıbrısi Hazretleri bugün iyiymiÅŸ, maÅŸaAllah. O güzel meÅŸhur devriyesine çıkmış. Åžeyhimiz, dünya tatlısı. Dua edin Åžeyhimize, Allah daha iyi olmasını, saÄŸlıklı olmasını, dinç olmasını, güçlü olmasını nasip etsin. İslam’a, Kuran’a daha çok hizmetler nasip etsin sevimli Åžeyhimize.<br /><br /> Didem Hocam dinliyorum.<br /><br /> DİDEM ÜRER: Hocam, 28 Åžubat davası kapsamında müÅŸteki sıfatıyla yazılı beyanda bulunan Tansu Çiller, “Türkiye’nin önünü açmak, askeri vesayetten kurtarmak ve demokrasinin yerleÅŸmesi için baÅŸbakanlıktan dahi vazgeçtim” dedi.<br /><br /> ADNAN OKTAR: O devir rezaletti. Diyorlar ki Tayyip Hocam’a “sen ne yapıyorsun?” diye. Kadın baÅŸbakan o kadar maÄŸdur durumda kaldı ki, ben o devri çok iyi hatırlıyorum. Alenen tehdit ediyorlardı. Herkes biliyordu. O da mecbur oldu bıraktı. Erbakan Hocamız’a da, akıl almaz kepazelik diz boyuydu. Onun için Tayyip Hocam sırf bu yönden bile bayağı baÅŸarılı, maÅŸaAllah. Ama insandır, kusuru, hatası olabilir. Her insanın kusuru, hatası olabilir. Bak, ÅŸarkı da söylemiÅŸ. MaÅŸaAllah tam çizgimizde. Fasıl da dinliyor, kendisi türkü, ÅŸarkı da söylüyor. İşte öyle olacak Müslüman. Dışa dönük, sevecen. Hanımlarla son derece samimi, candan ve saygılı da hanımlara karşı. Nezakette kusur etmiyor, çok hürmetli.<br /><br /> Adige Cumhuriyeti’nin müftüsü geldi demin. Adige Cumhuriyeti’nin CumhurbaÅŸkanı’nın selamlarını getirdi sevgilerini iletti, Adige Cumhuriyeti’nin BaÅŸbakanı’nın sevgi ve selamlarını iletti. Ve resmi olarak davet ettiklerini söyledi. Fakat bizim buradaki faaliyetlerden dolayı gitmemiz bir hayli zor. Dedim ki, “Bir Adige düÄŸünü yapın da, bir düÅŸünürüm” dedim. Çok çok efendi insanlar, maÅŸaAllah. “Hocam” dedi, “üniversite öÄŸrencilerinden, lise öÄŸrencilerinden sizi tanımayan yok” dedi. MaÅŸaAllah. “Acayip yaygın” dedi. Yani “Resmi olarak deÄŸil ama gayri resmi olarak bütün gençlik o tarzda eÄŸitiliyor” maÅŸaAllah dedi. “Radikal İslam’a karşıyız, sizin çizginizi beÄŸeniyoruz” dedi. Bayağı da sevgi doluydular. Ama çok coÅŸkun sevgileri. Yüzbinlerce kaset ve CD dağıtmışlar, sırf Adige Cumhuriyeti’nde. Haberim yoktu. İlk defa öÄŸrendim, bayağı hoÅŸuma gitti maÅŸaAllah. Ama halis Çerkez, tiplerinden anlaşılıyordu. HoÅŸ, güzel bir dil konuÅŸuyorlar.<br /><br /> DİDEM ÜRER: Bir doktorla görüÅŸmeye gitmiÅŸtik Hocam, birdenbire bizimle bir dille konuÅŸmaya baÅŸladı. “Neyce konuÅŸuyorum?” dedi. Biz bayağı bütün dilleri saydık. Kürtçe falan. “Yok” dedi, “Hocanıza söyleyin, o bilir, Çerkezce konuÅŸuyorum” dedi. Bayağı da güzel konuÅŸuyor. Size iletmemi söyledi. Sizi çok seviyordu zaten.<br /><br /> ADNAN OKTAR: MaÅŸaAllah, elhamdülillah. Biz de onu çok seviyoruz. Bana çok güzel bir Çerkez kızının, çok eski bir tablosunu getirdiler. Tabloya zarar gelmemesi için de camlatılmış ayrıca yani tahrip olmasın diye, ÅŸahane bir tablo. Çok ünlüymüÅŸ Adige Cumhuriyeti’nde o tablo. Yani bilinen bir tablo ve ünlü bir ressamın tablosu, bayağı güzel, maÅŸaAllah. Ben de onlara tespih hediye ettim. CumhurbaÅŸkanı’na bir hediye tespih gönderdim, BaÅŸbakan’a bir hediye tespih gönderdim. Oradaki arkadaÅŸlara verdim birer tane tespih.<br /><br /> Bizim anlattığımız İslam, Kuran’ın İslam’ı, gerçek. Adigeliler mesela ne güzel insanlar, çok temiz böyle neÅŸe dolu, acayip sevgi dolu bakıyorlar. Çok hürmetliler, maÅŸaAllah. Dünyada da insanlar güzel, fakat ÅŸeytan onları saptırmaya çalışıyor. Aslında etkisi de zayıf ama insanlar çok çabuk ikna oluyorlar zulme, tersliÄŸe, aksiliÄŸe. Sevgi güzel, muhabbet güzel, dostluk güzel, arkadaÅŸlık güzel, düÄŸün güzel, eÄŸlenmek güzel, insanları sevmek güzel, iyilik yapmak güzel. Mesela hediyeleÅŸmek güzel. “Sevelim, sevilelim” diyor. Dünyada olan, dünyada kalır. Kısa bir imtihan yeri ve cennetle cehennem arası yapılmıştır. Allah tarafından öyle özel olarak dizayn edilmiÅŸtir. Dünyanın meraklısı olmak çılgınlık. Yarı yarıya cennet, yarı yarıya cehennem özellikleri vardır dünyada. Burada durmak, buraya sahip çıkmaya kalkmak çok hatalı. Allah “asıl yurdu isteyin” diyor, asıl olan yurdu. “Sonsuzluk yurdunu isteyin” diyor.<br /><br /> Ne güzel Kuran, ne kadar sarih bir Kitap, maÅŸaAllah. Mesela tabii ben Tevrat’tan okuyorum, istifade ediyorum ama zor oluyor. SavaÅŸlardan bahsediyor. Ama Kuran’ı açtığımızda, her ayet yüksek bir ahlakı, yüksek bir aklı insana öÄŸretiyor.<br /><br /> Åžeytandan Allah’a sığınırım, “ArÅŸ'ı yüklenmekte olanlar ve çevresinde bulunanlar, Rablerini hamd ile tespih etmekte,” elhamdülillah. Ne güzel hamd etmek. Allah’a teÅŸekkür ediyorsun. İnsanlar birbirine teÅŸekkür ediyor mesela bir hediye getiriyor, “teÅŸekkü
