Akşam oturayım televizyon karşısına... Bir kanalı izlerken, ille öbüründe ne olduğunu merak ediyorum; orada da aşağı yukarı aynı şeyi göreceğimi adım gibi bilmeme rağmen... <br />Bir şehirde yaşarken, diğerinde aklım; o şehirler ki, çok da farkı yok birbirinden... Doymak bilmez bir çocuk gibiyim; yetinemiyorum. <br />Islığım, bütün şarkıları aynı anda çalmak istiyor; <br />Uçurtmam, kâinatın tüm semalarında aynı anda kanat çırpmak... <br />Gemlenmez bir merak duygusu, "her yemeği tat," "her çiçeği kokla" diye ha babam kamçılıyor beni... <br />Telaştan ne tadını ayırt edebiliyorum yemeklerin, ne kokusunu çiçeklerin... <br />Her akarsuya karışıp gitmek geliyor içimden; hangisine karışsam, gözüm ters akıntıda... Hâlbuki her akarsu, aynı denize karışıyor sonunda... <br />Sinemadaysam gelecek filmi, izleyeceğimden daha fazla merak ediyorum… Ki onun da sonu aynı, biliyorum. <br />Hangi mektubu açsam, açılmayan için meraklanırım... <br />Kulağım çalacak telefonda; en sıkıldığım anda dahi gelen telefonlarda... <br />Kış boyu yazı iple çekmişken... Şimdi sonbaharı özlemem neden? <br />Çünkü yüreğimin iki yanına yerleşmiş ikizler, yıllardır durmaz tepişirler. <br />"kalk gidelim" derken biri... "halt etme otur" diye eteğinden çeker diğeri... <br />Biri karınca, öbürü ağustos böceği... Oysa yaş kemale erdi; nihai tercihin vakti geldi. <br />Zordur ikizler için tercih... Bir yanını seçmek, çoğu zaman öbüründen de vazgeçmektir. <br />Çünkü birini feda ettiniz mi, "ikiz" değilsinizdir artık... Sizi siz yapan, içinizdeki tepişmedir. <br />DEGERINIZ "DIGERINIZ"DEDIR <br />Bütün haziran doğumlular bilir bunu... O yüzden kıyamaz içinde tepişen ikizlerden birine... <br />Ne kahkaha saçan neşeye, ne ansızın bastıran hüzne... <br />Ne iyimser güne, ne karamsar geceye... <br />Ne ciddiye, ne muzibe... <br />Ne çocuğa, ne büyüğe... <br />Ne sadeliğe, ne debdebeye... <br />Kıyamaz herhangi birini elleriyle öldürmeye... Bilir ki yazılmış nice yazıda, dizilmiş onca notada, boyanmış bunca tuvalde, söylenmiş sözde, yakılmış türküde o tepişmenin sancısı vardır. Sancı durdu mu ne akarsu, ne ters akıntı kalır. Ölü bir denizde tek kürekle döner durursunuz. <br />Dedim ya; öbürüm... Ve bazen kızdırıyor sevdiklerimi bu huyum. <br />Varsa bir kusurum; haziran doğumluyum. <br />Ne garip şimdi bile; bir yanım bunları yazıp hicvederken bendenizi... "sil de ciddi bir şeyler yaz" diye yırtınıyor ikizi...
