EZEL BAHAR OLMAYINCA <br />Ezel bahar olmayınca <br />Kırmızı gül bitmez imiş <br />Kırmızı gül bitmeyince <br />Dertli bülbül ötmez imiş <br /> <br />Bülbül havastır ötmeye <br />Sarılıp gülle yatmaya <br />Bahçıvan gülü satmaya <br />Gül kadrini bilmez imiş <br /> <br />Bahçıvan satma bu gülü <br />Haramdır parası pulu <br />Ağlatma dertli bülbülü <br />Gözyaşını silmez imiş <br /> <br />Bülbül güle hayran olur <br />Hayran olur seyran olur <br />Bazı insan gafil olur <br />Gafil arif olmaz imiş <br /> <br />Şah Atayi’m ölmeyince <br />Tenim turab olmayınca <br />Dost dosttan ayrılmayınca <br />Dost kıymetin bilmez imiş. <br />Yöre: ERZİNCAN / Tercan <br />Kaynak Kişi: Âşık İsmail AYDIN (Âşık DAİMÎ) <br />Derleyen: TRT İstanbul Rad.THM Md. <br /> <br />EZELBAHAR: İlkbahar. <br />BİTMEK: Canlanmak, yeşermek, açılmak. <br />HAVASTIR: Heveslidir. <br />TEN: Beden. <br />TURAB: Toprak. <br />GAFİL: Dalgın, dikkatsiz. <br />ARİF: Bilen, bilgili, sezen. <br /> <br />(SILA TÜRKÜLERİ-2008)