EYLÜL ve YAĞMUR <br /> <br />Münzevi davaların hissedar mahkemesi <br />Eylül! Beni en mecnun çarmıhında yargıla! <br /> <br />* <br /> <br />Güz beldesi gönlüme yağmış yağalı efkâr <br />Çektiğim elem değil, bir fikir üzgüsüdür… <br />Koynumda ufak ekmek, gezerim abdal, ne kâr! <br />Şu ördüğüm manzumlar sevdamın türküsüdür! <br /> <br />Eylül! Tomruk, yaprak, dal… Ne varsa dök nârıma <br />Elbet bir gün yağacak o yağmur efkârıma! <br /> <br />* <br /> <br />Kıskanır seni aylar, mevsimler meftun sana <br />Ve sen yirmi asırdır alnındasın Hazan’ın… <br />Şükür, çözdüm sırrını; artık şifa masana <br />Yatır da, cerrahı ol bu divane ozanın! <br /> <br />Eylül! Bana da derman var mı rahmet kâsende? <br />Zira bu yıl Mirac da, Leyl-i Berat da sende… <br /> <br />* <br /> <br />Bir çeyrek asır geçti, ilk gözyaşımdan beri <br />Ve şimdi ateşten bir gölde deviniyorum! <br />Toprağımda bir benim bu sevdanın kamberi <br />Her düğünde başka bir hicran giyiniyorum! <br /> <br />Eylül! Göster şanını, cümle cürmüm erisin <br />Sen ki, şu hazinenle aydan daha berisin! <br /> <br />* <br /> <br />Tek tesellim, her gece uyandırıp sabahı <br />Alnımı yasladığım eski yüzlü bir keçe. <br />Garipsem Allah’ım var, bekle gönlümün şahı <br />Düşeceğim yollara davayı berat geçe! <br /> <br />Eylül! Es de güleyim, yakamoz görsün mâhım <br />Ve yıkansın nurunla zindan kokan sabahım! <br /> <br />* <br /> <br />Safir yağmurlarıyla, beklesin aziz sıla. <br />Gayrı muştudur bana göklerin gürlemesi... <br /> <br />Eylül 2004 <br /> <br />Abdulkadir Öğdüm
