12.Bölüm “En SevdiÄŸim Film”<br />Çilli’ye göre kanadındaki birkaç tüy artık eskisi kadar parlak deÄŸildir. Işıkta, gölgede, büyüteçle göstererek ve her türlü duygu sömürüsünü yaparak Çilli AyÅŸe’yi bu birkaç tüye bakım yapmaya ikna eder. Krem ve birkaç yaÄŸdan oluÅŸan bir karışım tüylere sürülecektir. Bu iÅŸlem yapılınca yağın da etkisiyle tüyler fazlaca ışıldar. Tam bu esnada okul çantası sırtında Elif içeri girer, elinde kalemliÄŸini mikrofon gibi tutarak ÅŸarkı söylemektedir. (izlediÄŸi animasyon bir filmin ÅŸarkısı, birkaç mısra söyler ve alkış alır gibi selam verir) birden Çillinin parlayan tüylerini fark eder. Hayretle ve hayranlıkla ona yaklaşır, gözlerini kocaman açarak iyice burun buruna gelecek kadar yaklaşır ve bakar, bu esnada Çilli’nin ÅŸaÅŸkın bakışlarını görürüz. Elif Çilli’yi sinemada izlediÄŸi animasyon filmin (ÅŸarkıda geçen) yıldızına benzetir, bu kadar parlak tüyleri olduÄŸuna göre muhakkak ünlü bir film yıldızı olmalıdır! Bunu duyan Çilli’nin gururdan tüyleri kabarır, yüzüne bir sırıtma yayılır, tavuk lafını duyunca biraz bozulur. AyÅŸe onun önüne geçerek görünmesini engeller, Elif’i sinema hakkında konuÅŸarak uzaklaÅŸtırır ve uÄŸurlar. Elif’in çıkmasıyla Çilli ÅŸarkılar söyleyip dans ederek kendisiyle övünür, bir zamanlar ünlü olduÄŸu günleri anar ve çıkar.<br />Pofu bahçede ÅŸarkı söyleyerek çamaşır asmaktadır ama büyükçe bir örtü – çarÅŸafla baÅŸ edemez ve çarÅŸafa dolaşır, ondan kurtulduÄŸunda da mandal sepetine düÅŸer ve mandallar etrafa saçılır, birkaçı da kulaklarına ve burnuna takılı kalır. Çilli’nin sesi duyulur: “ Harika! Åžimdi biraz daha öfkeli görün ve ayaÄŸa kalkıp sepeti havaya at!” Pofu ne olduÄŸunu anlayamaz. Çilli elinde eski bir kamerayla onu çekmektedir. Çilli Pofu’nun performansından memnun kalmaz ve içeri girer. MaviÅŸ kulağında kulaklık dans etmektedir, dinlediÄŸi müziÄŸi biraz duyarız, ön planda ona mır mır eÅŸlik eden MaviÅŸ’in sesi vardır. Çilli ona alıcı gözüyle bakar, kamerayla farklı açılardan bakar, birkaç direktif vermeye çalışır ama MaviÅŸ duymaz. Çilli’nin aklına bir fikir gelir, çıkar. Robi ve Kıpır bir ÅŸarkının sözlerini hatırlamaya çalışmaktadır, Robi kendisi kafiyeli yeni bir dörtlük uydurur ve bunun daha güzel olduÄŸunu iddia eder. Bu sırada Çilli gelir, konuÅŸmalarını keser ve çok önemli bir haberi olduÄŸunu söyler: Onlar çok ÅŸanslı oyuncaklardır. Çünkü ünlü sinemacı Çilli onlarla bir reklam filmi çekecektir! Konusu mu? Elbette parlak tüy ÅŸampuanı! Banyoda rahatça ÅŸarkı söylemek ve tüylerini parlatmak isteyen bir oyuncak baÅŸrolde, Kıpır ve Robi onu engellemeye çalışan figürasyonu canlandıracak.<br /><br />Banyo kapısında çekim baÅŸlar, Çilli eline kağıttan yaptığı uyduruk bir megafon almıştır, yüksek sesle bağırarak komutlar verir, diÄŸer eliyle kamerayı tutar. Kıpır ve Robi banyo kapısına vurarak güya içerdeki oyuncağı çıkarmaya çalışacaktır. “Kayıt” emriyle oyun baÅŸlar ama kapı birkaç kez vurulunca birden açılır ve banyodan KırıkdiÅŸ neÅŸeyle çıkıp kucaklarına atlar, hepsi kaçışmak zorunda kalır.<br />İkinci deneme Fistan’la olur. Çilli yüksek sesle bağırarak komutlar verir. Fistan ayna karşısında saçlarına bakar ve dönüp kameraya konuÅŸur (hem kamera arkasını hem Çilli’nin çekimini paralel kurguda görürüz) : “Bazı oyuncaklar ışıl ışıl parlıyor, neden benim saçlarım parlamıyor, anlamıyorum!” Fistan tam havalı bir dönüÅŸ yapacakken KırıkdiÅŸ aynalı dolabın üstünden patisini uzatır ve aynadaki yansımayla oynamaya baÅŸlar. Çilli ve Fistan çaktırmadan çıkar ve kaçarlar.
