teşekkür ediyorlar, çok yaşıyorlar, işe geç kalmıyorlar <br />çeyrek altını önemsiyorlar, küresel ısınmayı ve beş çaylarını <br />ortadoğu’yu ihtiyaç halinde seviyorlar, gökdelenleri her haliyle <br />eve geç gelmeyi borsaya bağlıyorlar, geriye kalanları astrolojiye <br />“konuşan tartı”lardan korkmuyorlar bir de, <br /> <br />-ben bazen korkuyorum- <br /> <br />artis diyorlar erken ölenlere bir akşamüstü her yer kalabalık <br />her yer kalabalık, üzgünüz yeteri kadar ve rimbaud mahkemelerde sanık <br />sırayla ölüyor kumbarası kırılmış çocuklar, tez konusu bile değiller <br />içinde ortadoğu geçmeyince şiir de olmuyor, bir şeyler kahrolsun! <br />-işgal edilmiştir inandığımız tüm çiçekler! <br /> <br />stratejik bir aşk yaşıyorum devlet görmesin, keşişleri hemen soboleyin <br />bu saklambaç bizden uzak, kavimler göçü konumuz değil, seni seviyorum! <br />ideolojiler söylüyorum dünya kurtarmak isteyenlere ve çok rüya görüyorum <br />insanı anlamakla meşgulüz, üstelik görünürde hiç ipucu da yok <br />ben bazen korkuyorum, annem duruyor hemen kalbime <br />beni hep yanlış öldürüyorlar anne diyesim geliyor <br />sonra cihad geliyor aklıma, cihad’ı çok seviyorum <br />-ama bunları coğrafi keşiflerle açıklayamam- <br /> <br />çocuğu okula yazdırıyorlar, merkez sağ’ı ve dedikoduyu çok seviyorlar <br />üniter yapı diyorlar, uluslararası toplum, en az iki yabancı dil <br />minareler gölde ediyor, başka ihsan da istiyorlar <br />akşam ezanında eve giriyoruz, üzgünüz yani gereği kadar <br />demokraside ısrar ediyorlar bir de, ben rahatça ölsek diyorum. <br /> <br />yemeklerden sonra pişman oluyorlar, kravat takıyorlar, az seviyorlar <br />aşık olamıyorlar, çok şişmanlıyorlar ve hiç gülmüyorlar <br />-manavlar da şiire inansın diye kırmızıydı belki elmalar- <br />elmalar deyince aklıma annem geliyor ve taksitli sancılar <br />bir yanağın elma oluşunu, <br />devrik cümlelerle düşünüyorum… <br /> <br />-sigortalı bir işe girmeden âşık olunmuyor- <br /> <br />Güven Adıgüzel
