"Tek isteÄŸimiz babamın mezarının olması" - AMASYA - Necla Çapkın'ın konuÅŸması - Bekir Arslan'ın konuÅŸması - Hayatını kaybeden madencinin fotoÄŸrafı"Tek isteÄŸimiz babamın mezarının olması" - Amasya 'daki Yeni Çeltek Kömür İşletmesi'nde bir madencinin cesedine ulaşılması, 19 Mart 1965'te 69 kiÅŸinin hayatını kaybettiÄŸi grizu patlamasında madenden çıkarılamayan 7 iÅŸçinin ailelerinde de beklenti oluÅŸturdu - Babası göçük altında kalan Necla Çapkın: - "Annemle beraber madene iki sene gittik geldik ama çıkmadı babam. Annem her yolu denedi ama babamı oradan çıkaramadık. Madenden cesedin çıkması bizi umutlandırdı, 'Acaba babam mı?' diye düÅŸünüyorum. Tek isteÄŸimiz babamın mezarının olması"AMASYA (AA) - CİHAN OKUR - Amasya 'daki Yeni Çeltek Kömür İşletmesi'nde bir madencinin cesedine ulaşılması, 19 Mart 1965'te 69 iÅŸçinin yaÅŸamını yitirdiÄŸi grizu patlamasının ardından madenden çıkarılamayan iÅŸçilerin ailelerinde de beklenti oluÅŸturdu.Bir süre önce gece vardiyasında çalışan iÅŸçinin bareti, kazma ve küreÄŸi yanında, tam çürümemiÅŸ madenci cesedine ulaÅŸmasının ardından 1965 yılındaki grizu patlamasında madenden çıkarılamayan 7 iÅŸçinin aileleri, adli tıptan gelecek haberi bekliyor.Madenden çıkarılan iÅŸçinin cesedi, otopsi ve kimliÄŸinin tespiti amacıyla Ankara Adli Tıp Kurumuna gönderildi. O dönemde yakınlarının cenazeleri madende kalan ailelerden alınacak DNA örneÄŸi, çıkarılan cesetle eÅŸleÅŸtirilecek.1965 yılındaki grizu patlamasında göçük altında kalan ve cenazesine ulaşılamayan Mehmet Altınsoy'un kızı Necla Çapkın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 53 yıl sonra madende bulunan cesedin kendilerini umutlandığını söyledi.<br/><br/>Babası göçük altında kaldığında 8 yaşında olduÄŸunu, o günleri hiç unutamadığına iÅŸaret eden Çapkın, "Biz babamın mezarı olmasını, gidip dua etmeyi istiyoruz. BaÅŸka bir ÅŸey istemiyoruz." dedi.<br/>Olay günü annesinin babasını iÅŸe gönderdiÄŸini, bir süre sonra mahallede, "Grizu patlaması olmuÅŸ" diye bağırdıklarını anlatan Çapkın, "Annem koÅŸa koÅŸa gitti. Hamileydi o zaman küçük kardeÅŸime, onu hatırlıyorum. Madenin önüne gittik, jandarmalar, askeriye hep geldi, bizi yaklaÅŸtırmadılar. Annemle beraber madene iki sene gittik geldik ama çıkmadı babam. Annem her yolu denedi ama babamı oradan çıkaramadık. Madenden cesedin çıkması bizi umutlandırdı, 'Acaba babam mı?' diye düÅŸünüyorum. Tek isteÄŸimiz babamın mezarının olması." ifadelerini kullandı. - "Bir mezarı olmadığı için kabullenemiyorduk, canlanmıyordu kafamızda"Bekir Arslan ise 1965 yılındaki grizu patlamasında babası Yusuf Arslan'ın göçük altında kaldığını ancak cesedine ulaşılamadığını dile getirdi.Kendisinin de aynı madende çalışarak emekli olduÄŸunu anlatan Arslan, ÅŸunları kaydetti:"Madende bir iÅŸçinin cesedine ulaşıldığında telefon geldi, ÅŸoke oldum. Babam olabilir diye de sevindik. Çocuklukta bize dediler, 'babanız öldü' diye. 'Nerede?' 'Maden ocağında göçük altında kaldı.' diyorlardı. Bir mezarı olmadığı için kabullenemiyorduk, canlanmıyordu kafamızda. Mezarına gidersin, görürsün, öldüÄŸünü kabullenirsin, bizim ki öyle olmadı. Ben de madene iÅŸe ilk girdiÄŸim zaman insanlar yer altından çıkarken, 'Benim babam da böyleymiÅŸ.' derdim. Her seferinde hatırlardım. DiÄŸer arkadaÅŸlara da 'Ben burada çalışıyorum ama burası benim hem iÅŸ yerim hem de babamın mezarı' derdim."Bir iÅŸçinin cesedine ulaşılmasının kendisini de umutlandırdığını belirten Arslan, "Mühendis arkadaÅŸlara sordum, 'BaÅŸka da bulabiliriz.' dediler. Bir mezarı olsun istiyoruz. Ümidimiz yoktu, çünkü öyle bir çalışma yoktu. Åžimdi umutlarımız arttı. İnÅŸallah babamın cenazesine de diÄŸer cenazelere de ulaşılır." diye konuÅŸtu.<br/><br><br>http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/tek-istegimiz-babamin-mezarinin-olmasi-amasya-639063.html</a>
